Donan Bir Zamanın Hikayesi...
Anadolu’nun bağrında, her kış rüzgâr esmeye başladığında Kars’ın üzerine bir hüzün çöker. Takvimler Aralık ayının sonunu gösterdiğinde, zihinlerde sadece bir isim yankılanır: Sarıkamış. Bu, sadece bir askeri harekâtın adı değil; imkânsızlığa meydan okuyan, vatan sevgisini her türlü iklim koşulunun üzerine koyan fedakâr bir neslin sessiz çığlığıdır. 111 yıl önce Allahuekber Dağları’nda yazılan o destan, tarihin sayfalarına mürekkeple değil, karlar üzerine vatan aşkıyla kazınmıştır.
Şahadete Atılan Adımlar Üzerlerinde yazlık üniformalar, ayaklarında çarıklar... Karşınızda dünyanın en amansız kışı, yanınızda ise sarsılmaz bir iman. Sarıkamış’ta mermiden önce soğukla çarpıştı Mehmetçik. Düşman namlusuyla değil, iliklerine işleyen ayazla imtihan edildi. Her bir adım, bir öncekinden daha ağır; her nefes, buzdan bir hançer gibi ciğerlere işlerken bile geri dönmeyi düşünmediler. Onlar, "Vatan Sağ Olsun" diyebilmek için birbirlerine sokularak, son bir dua ile ebedi uykularına daldılar. O dağlarda yatanlar sadece asker değildi; onlar Anadolu’nun umudu, bir milletin bağımsızlık karakteriydi. Şehitlerimizin naaşları karlar eridiğinde çiçek olup açtı ama bıraktıkları o vakur duruş, bugün ay yıldızlı bayrağımızın her dalgalanışında yaşamaya devam ediyor.
Unutmamak Bir Borçtur Bugün bizlere düşen görev, sadece o acıyı yâd etmek değil, o ruhu diri tutmaktır. Sarıkamış, bir yenilgi değil, bir adanmışlık abidesidir. O beyaz kefene sarılan doksan bin canın hatırası, vatan toprağının ne denli kıymetli olduğunun en büyük kanıtıdır. Bizler, sıcak evlerimizde her kışı karşılarken, o dondurucu soğukta can veren evlatlarımızın mirasını omuzlarımızda taşıyoruz.
Onların donduran sessizliği, bizim bugün yankılanan hürriyet sesimizdir. "Sarıkamış, tarihin gördüğü en beyaz ve en vakur şahadettir. Güneşin bile ısıtamadığı o buz tutmuş eller, bugün milletimizin geleceğini aydınlatmaktadır." Karların altında kalan sadece bedenlerdi; Ruhları ise sonsuza dek bu vatanın bekçisi oldu. Aziz Şehitlerimizin Ruhları Şad, Mekanları Cennet Olsun...
Bora İZKÜBARLAS